Matematik, günlük hayatta karşılaşılan problemlerden, ekonomi ve teknolojiye kadar pek çok alanda en önemli çözüm araçlarından biridir. Ancak matematiğin, yanlış bir algı biçimi ile “soyut bir bilim” olarak görülmesi, matematiğin hayatın birçok alanında taşıdığı önemin fark edilmemesine neden olabiliyor. Fransa’nın başkenti Paris’te 26 Kasım 2019’da düzenlenen UNESCO’nun 40’ıncı Genel Konferansı’nda 14 Mart’ın, “Dünya Matematik Günü” olarak kutlanma kararı alınmasının nedeni de tam olarak bu yanlış algı ile mücadele etmek. 14 Mart Matematik Günü, “matematiğin güzelliğini, önemini ve herkesin hayatındaki temel rolünü benimsetmek” amacıyla UNESCO’ya başvuran Dünya Matematik Birliği’nin (IMU) önerisiyle kabul edildi.Yakın Doğu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi İlköğretim Matematik Öğretmenliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Tezer, matematik eğitiminin daha çok akademik başarı ve iyi bir meslek edinilmesi için önemsendiğini söyledi. Prof. Dr. Tezer, matematik bilgisi yüksek olan öğrencilerin sadece eğitim hayatlarında değil sosyal hayatta karşılaştıkları problemleri de daha iyi çözerek başarılı olduklarını hatırlatarak, “Hayat problemlerini çözmede matematik en önemli ilaç” dedi.Matematik eğitim programları gözden geçirilmeliİlköğretim ve ortaöğretimde matematik eğitim programının hedef, içerik, eğitim-öğretim süreci ve ölçme değerlendirme açısından günümüzün ihtiyaçlarına göre güncellenmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Tezer, “Matematik eğitim programlarının, lise sonunda verdiği çıktıyı daha üst düzeye çıkarma ihtiyacı gün geçtikçe artıyor” dedi. Gelişmiş ülkelerin matematik programlarını çoktan güncellediklerini söyleyen Prof. Dr. Tezer, “Gelişmiş ülkelerde eğitim programları; fen, teknoloji, matematik ve mühendislik harmanlanarak oluşturuluyor. Bu model, endüstride modüler üretimlerde çalışanlara kolaylıklar sağlıyor” ifadesini kullandı. “KKTC olarak, yeni eğitim-öğretim yöntemlerini de dikkate alarak matematik eğitimini gözden geçirmemiz gerekiyor” diyen Prof. Dr. Tezel, “Matematiksel modelleme, günlük hayatta karşılaşılabilecek sorunların çözümünde de önemli bir yere sahip. Yakın Doğu Üniversitesi’nin özellikle COVID-19 sürecini matematiksel modelleme yöntemleri ile analiz ettiği çalışmalar da bunu iyi bir şekilde ortaya koydu” ifadesini kullandı.
