Borrell, AB Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın ardından gazetecilere bilgi verdi ve soruları yanıtladı.
Türkiye ile ilişkilerin toplantının ana gündem maddelerinden biri olduğunu vurgulayan Borrell, konunun 25-26 Mart’taki AB Liderler Zirvesi’nde ele alınacağını, AB Komisyonu olarak hazırladıkları raporun liderlere tavsiyeler içerdiğini ve bakanların da ek değerlendirmeler yaptığını söyledi.
“BAZI İÇ GELİŞMELER ENDİŞE VERİCİ”
Borrell, Türkiye’den son dönemde olumlu sinyaller gördüklerini belirterek, Doğu Akdeniz’de gerginlik düşmüş olsa da durumun kırılgan ve Türkiye’deki bazı iç gelişmelerin endişe verici olduğunu ifade etti.
Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) açılan kapatma davasını ve Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini hatırlatan Borrell, bu tür gelişmelerin, Türkiye’yi AB yolundan uzaklaştırdığını söyledi.
Borrell, “Bakanlarla olumlu gelişmeleri destekleme konusunda mutabık kaldık” dedi.
Tüm seçeneklerin de masada olduğunu kaydeden Borrell, bu akşam Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşeceğini ve AB liderleri için hazırladığı raporu değerlendireceğini aktardı.
“TÜRKİYE İLE İLGİLİ BİRKAÇ GÖSTERGEYİ İZLEYECEĞİZ”
Borrell, bir soru üzerine, Türkiye ile ilgili hem olumlu hem olumsuz gelişmeler olduğunu düşündüklerini belirterek, “Biz, Türkiye ile bir aday ülke, komşu ve en iyi ilişkileri geliştirebileceğimiz önemli bir ülke olarak ilişki kurmak istiyoruz. Aynı zamanda üye ülkelerin ve AB’nin çıkarlarını savunarak bunu yapmak istiyoruz” diye konuştu.
Çavuşoğlu ile görüşmesinde Kıbrıs meselesini de ele alacaklarını dile getiren Borrell, şunları kaydetti:
“Gelecek günlerde ve belki yaza kadar Türkiye’nin tutumunu yakından takip etmeyi sürdüreceğiz. Bunun için bazı referans noktaları kullanacağız. Kıbrıs meselesinin çözümüyle ilgili gelişmeler bunlardan biri olacak. Türkiye ile Yunanistan arasındaki ön görüşmeler bir başkası olacak. Libya’daki durum ve Türkiye içindeki siyasi durumu da takip edeceğiz. Türkiye ile ilgili birkaç göstergeyi izleyeceğiz. Şu ana kadar iyi ve olumlu olanlar var, olumsuz olanlar var. Türkiye’nin de olumlu bir hava içinde olduğundan ve Suriyeli mültecilere destek gibi birçok nedenle yürütmemiz gereken müzakereleri ciddi şekilde yürütmek isteyip istemediğinden emin olmak için izlemeyi sürdürmek zorundayız.”